Merhabalar Canım Kardeşim.
Uzun bir yazı olacak baştan belirteyim kafan rahatken oku, lütfen.
Ne benden sıkıl
ne de özendiğim derlememle seni sıkayım isterim çünkü ben.
Karışık, çokça noktaların birleştiği
bazen birleşemediği derlememizle uğraşırken çok keyif aldım ben,
sende al isterim.
Hadi Yol'a çıkalım.
Ama önce yakıtımızı alalım.
Parçanın yazıyla anlam ilişkisi bulunmaktadır.
sende al isterim.
Hadi Yol'a çıkalım.
Ama önce yakıtımızı alalım.
Parçanın yazıyla anlam ilişkisi bulunmaktadır.
http://www.sing365.com/music/lyric.nsf/Salva-Mea-lyrics-Faithless/39AB3040BED3595A48256A8B001F6ACD
Yazıda yer alan bütün bilgiler bence belirli noktalarda birleşmektedir.
Ama şu şununla, bu bununla bağlantılı demeyeceğim her seferinde ki benim bağladığımdan daha farklı noktalara da bağlayacağınızı biliyorum.
Teşekkür ediyorum ve başlıyorum.
Sokrates, "Kendini tanı, o zaman başkalarını ve evreni de tanıyacaksın" demiş.
Bizde bu Yolda ilerleyelim bakalım neler çıkacak önümüze.
1.7 metre insan boyutundan başlayıp bu evrenin neresinde olduğumuzu dair
bakış açımızı genişletecek bir link veriyorum. Ama şu şununla, bu bununla bağlantılı demeyeceğim her seferinde ki benim bağladığımdan daha farklı noktalara da bağlayacağınızı biliyorum.
Teşekkür ediyorum ve başlıyorum.
Sokrates, "Kendini tanı, o zaman başkalarını ve evreni de tanıyacaksın" demiş.
Bizde bu Yolda ilerleyelim bakalım neler çıkacak önümüze.
1.7 metre insan boyutundan başlayıp bu evrenin neresinde olduğumuzu dair
Lütfen tıklayınız ve düşününüz.
İmleci sola ve sağa hareket ettirerek yolculuğunuza başlayın.
İmleci sola ve sağa hareket ettirerek yolculuğunuza başlayın.
Bu linkte gerçekleştirdiğimiz yolculuktan verilerimizi alıyoruz şimdi.
10-35 m-1026 m arasında mucizevi bir yolculuk bu.
10 üzeri(-35)m: kuantum köpüğü-daha küçük bir varlığın fiziksel anlamı yoktur.
10 üzeri(26)m:Kainatın hesaplanan büyüklüğü
1 planck length = 1.616199 × 10-35 meters
93 milyar ışık yılı Evrenin Çapı
1 IY (km) = Işık hızı (km/s) x bir yıl (saniye)
- 1 IY = 9,460,730,472,580.800 "km"
Görselliği sevenler içinse bu da şahane bir videomuz.
Videoda el sallayan benim görürseniz haber edin. :D
Gökyüzünü
incelediğimizde, inci tanecikleri gibi parlayan, varlığımızın
hammaddeleri yıldızların bizler gibi doğup büyüyerek,olgun
hale geldikten sonra yavaş yavaş yaşamlarının sona erdiklerini görmekteyiz.
Ama
bir farkla; bizler sessizce bu dünyayı terk ederken,yıldızların
ölümü etrafındaki diğer yapılar için bir tehdit halini alır.
Yıldızlara benzetilen Ünlüler için de öyle olmaz mı? Bakınız: Zeki Müren, Kemal Sunal, Adile Naşit
Biri
mikrometre boyutlarında, diğeri ise milyarlarca ışıkyılı boyutlarında.
Biri, bir farenin beynindeki nöronları gösteriyor, diğeri evrenin
temsili resmi.
Soldaki resim, Brandeis Üniversitesi'nde
doktora öğrencisi olam Mark Miller tarafından, beyinde nöronların nasıl
bağlandıklarını incelemek amacıyla çekilmiş bir resim.
Sağdaki
ise, uluslararası bir astrofizik grubu tarafından bir bilgisayar
benzeştirmesi ile oluşturulmuş olan ve evrenin nasıl büyüyüp
evrimleştiğini gösteren, büyük gökada kümelerini ve karanlık maddeyi de
içeren bir evren görünümü.
Benzerlik ne denli şaşırtıcı değil mi?
“Ey insan, sen de âlemler gizlidir…” Hz. Ali.
Bizim 1.5 kg lık beynimiz içerisinde trilyonlarca hücre taşıyor.
Mikro içre makro bu iş.
Makro içre mikro bu yahu.
O zaman bir soruya yönelelim hep beraber:
Siz Mi Evrenin İçindesiniz Yoksa Evren Mi Sizin İçinizde?
Tüm hayatimizi beynimizin içinde yaşariz.
Insan kendi bedeninin de ancak kopyasini görebiliyor.
Zihninde oluşan yansımasını.
Yani her insan
hayati boyunca, disarida ne oldugunu, kendi bedeni de dahil nesnelerin
nasil oldugunu asla bilemeden, kafatasinin içindeki magarasinda
yasiyor.
Insanin beynindeki görme merkezi yalnizca birkaç santimetrekare
büyüklügünde.
Bütün görüntü, mesafe, derinlik, yükseklik, metrelerce
alanlar yalnizca bu birkaç santimetrekare büyüklügündeki görme
merkezinde olusuyor.
âlem-i sagîr(küçük âlem,mikrokozmoz) ve âlem-i kebîr(büyük âlem,Makrokozmoz))
arasında ne büyük düzen var a Kardeşim benim.
(Hemen bir müzik yenilemesi ve zihin toparlaması arası)
Herkes dünyayı değiştirmek ister ; ama kimse kendini değiştirmeyi düşünmez! Tolstoy
if you wanna make the world a better place
take a look at yourself, and then make a change
take a look at yourself, and then make a change
Mikrokozmos
ANLAMLAR:
1. (felsefe) İnsanı tüm evrenin bir yansıması olarak kabul eden felsefe terimi
2. (biyoloji) Küçük canlıların dünyası
1. (felsefe) İnsanı tüm evrenin bir yansıması olarak kabul eden felsefe terimi
2. (biyoloji) Küçük canlıların dünyası
Kökeni : (Fransızca) microcosmos -Fransızca'ya Yunanca küçük evren anlamına gelen kelimelerden geçmiştir.
Küçük bir evren olarak kabul edilen canlı organizmadaki tüm ögelerin oluşturduğu bütün.
Küçük bir evren olarak kabul edilen canlı organizmadaki tüm ögelerin oluşturduğu bütün.
Güzel bir yazı dileyen okur fakat uzun belirteyim de kızmayın.
Okunmasa da konu anlam bütünlüğünde bir sarkma olmaz.
Makrokozmoz (kâinat/evren) Mikrokozmoz (insan/küçük evren) bunu kafada tutalım yeter.
Gezegenlerden, yıldızlardan, galaksilerden vb..den oluşan kainat
sistemine makro kosmos denilir.
Bu kozmik yapıya çok benzeyen sistemler atom içi parçalarda da mevcuttur.
Örneğin; elektronların çekirdek etrafında dönme hareketi; gezegenlerin güneş etrafında dönmesi hareketine benzetilebilinir.
Bu kozmik yapıya çok benzeyen sistemler atom içi parçalarda da mevcuttur.
Örneğin; elektronların çekirdek etrafında dönme hareketi; gezegenlerin güneş etrafında dönmesi hareketine benzetilebilinir.
Ayrıca Atom içinde proton, elektron ve nötrondan başka sayısı 50yi
geçkin parçacık bulunmaktadır. Herbirinin kendine ait görev ve rolleri
vardır.
Mesela, fotonlar; ışık enerjisidir ve atomdan yayılarak kendine has renkte ışıma sağlar.
Bu ışımalar evrende, her galaksinin her nebülozun kendine has rengine benzetilenbilinir.
Mesela, fotonlar; ışık enerjisidir ve atomdan yayılarak kendine has renkte ışıma sağlar.
Bu ışımalar evrende, her galaksinin her nebülozun kendine has rengine benzetilenbilinir.
Bir başka örnek;
Gluonlar atomdaki parçacıkların bir arada bulunmalarını sağlarlar,
dağılmayı önlerler. Evrendeki sistemleri de bir arada bulunduran ve
dağılmayı önleyen örümcek ağına benzer bir yapının varlığından söz
edilmektedir.
Tüm bu parçacıkların hepsini birer göktaşı, gezegen kabul edersek; hepsi
bir etkileşim içerisinde bir arada bulunduklarında atom, yani (makroya
benzetirsek) sistem oluşur. Milyarlarca atomun yani sistemin etkileşmesi ile de nesneler ve eşyalar, yani; gök adalar, galaksiler oluşur.
Uzun ama iyi bir belgesel
“Arştan, tahte’s – sera’ya kadar âlemde ne var ise, karşılığı insanda vardır” Hacı Bektaş Veli
En küçük oluşumun içinde en büyük oluşumların olması derken aklıma geleni söyleyip hemen konumuza döneceğim.
Bütünün içindeki bütünsel parçaların
küçükten nasıl bütünü oluşturabildiğini anlamamız açısından önemsiyorum bunu.
Fraktal: kucuk ve buyuk olceklerde kendini tekrarlayan geometrik sekil.
İlk görüntü pek uzak gelmedi size de değil mi?
Da Vinci Amcadan Pentegramdan falan (unutmadan ben ne birleştirirem birleştireyim arka
sında yatan dinamiklerle hiç mi hiç alakam olmaz
sadece öğretilerine, bilginin,insanlığın aklına merakım)
Vitruvian Man diyelim bir bakalım.
Wǔ Xíng Çin öğretilerinin 5 elementi
Bu konuya girerken hiç farketmemiştim ama daha önceleri sıkça merak ettiğim konuların birleşimine Yolculuk etmişim, doğaçlama.
Stephen W. Hawking Dayının "büyük birleşim kuramı"ndan çokça ilgilendiğim Sicim Teorisine kadar genişçe bir konu bu ama şimdi girmeyelim.
Bir tadına bakalım. Yeter.
Konudan
uzaklaştık diyebilirsiniz ama şöyle birleştireyim Sicim dediklerimiz en
üstte belirttiğimiz, tek boyutta uzanan 10üzeri -35 metre uzunluğundaki
nesnelerdir.
Sadece uzunlukları vardır. Sicimler, arka plandaki bir uzay- zamanda hareket ederler.
Stephen W. Hawking Dayı bu konuda ne demiş bir bakalım .
“Günün birinde eksiksiz bir birleşik kuram bulursak, bu,
yalnızca birkaç bilimci tarafından değil, genelinde herkes
tarafından anlaşılabilir olmalı. İşte o zaman biz hepimiz,
feylesoflar, bilimciler ve sokaktaki adam, “biz ve evren niçin
varız?” sorusunu
tartışabileceğiz. Hele bunu yanıtlayabilirsek, insan aklının en
yüce zaferi olacak, çünkü o zaman Tanrı’nın aklından neler
geçtiğini bileceğiz”.
6:30 da Büyük Usta Genco Erkal eşsiz ifadesiyle devam eder:
Bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.
Bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.
Şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
Böylesine sevilecek bu dünya
"Yaşadım" diyebilmen için...
Nazım HİKMET
Şiirin tamamı için: http://siir.gen.tr/siir/n/nazim_hikmet/yasamaya_dair.htm
MIKROKOZMOZ
Gözüme altın bir damla gibi akan yıldızın ışığı ilk önce boşlukta deldiği zaman karanlığı Toprakta göğe bakan Bir tek göz bile yoktu Yıldızlar ihtiyardılar Toprak çocuktu... Yıldızlar bizden uzaktır ama ne kadar uzak, ne kadar uzak Yildızların arasında toprağımız ufaktır ama ne kadar ufak, ne kadar ufak.. Ve Asya ki toprakta beşte birdir Ve Asya'da bir memlekettir Hindistan Kalküta Hindistan'da bir şehirdir Benerci Kalküta'da bir insan.. Ve ben, haber veriyorum ki size Hindistan'in Kalküta şehrinde bir insanın yolu üstünde durdular Yürüyen bir insani zincire vurdular...
Ve ben, tenezzül edip başımı ışıklı boşluklara kaldırmıyorum Yıldızlar uzakmış Toprak ufakmış Umurumda değil Aldırmıyorum... Bilmiş olun ki benim için daha hayret verici, daha kudretli daha esrarlı ve kocamandır Yolu üstünde durulan Zincire vurulan İnsan.