Günler, haftalar geçerken kapılıp gidiyorum bazen.
Ama unutmuyorum bu zaman dilimi geçerken anımızdan geçen, algımca önemli konuları.
Az da olsa , ülkemiz ve gündem arasındaki ilişkide algıları açık ve değerlendirme yapan kişiler geçtiğimiz haftalar içerisinde konuşulmuş biraz sonra kıyısından , köşesinden karalayacağım konuyu anımsayacaklardır.
Pek tabiki yine tam bir çözümleme yapmayacağım.
Türlü yerlere gidip gelip sizin şahane algınıza bırakacağım derdimi.
Kardeşlik Hukuku, Kardeşlik Ahlakı:
Kardeşlik, bir ahlak ve hukuktur.
Ülkemizdeki hukuk yapısı kardeşliğin değerlerini içeren şekilde midir?
Tümden insanlık temelli mi yoksa belirli zümreleri mi haklı bulur?
Dinden yana olanın değil,
İnsan olanın Kardeş olmasını bir türlü kavrayamayanlar bulunuyor.
Kaybettiğimiz gibi gözüken fakat bu ölüm coğrafyaları içerisinde merhamete dönüşmüş yüce değerlerimiz,
hala kale gibi durmaktadırlardır.
En büyüğünden en küçüğüne günden güne uğraştığımız meselelerimize,
irtibatta bulunuğumuz kişilerin hallerine bir baksak, kardeşliği mi yoksa nefslerine yenilgilerini mi tercih ettiklerini çözümlemek gereklidir.
Ahlak yerine başarıyı ,
paylaşmak yerine öne çıkmayı seçen
türlü insancıklarla çokça yorulur Kentliler.
Doğa en yüce dengedir oysaki, anlayamazlar.
Kentlerinde kalırlar, kalsınlar.
Diğergâmlık; kendisinin ihtiyacı olduğu halde başkasını kendi nefsine tercih etme duygusudur.
Anlayamazlar.
Canım, hiç bir şey karalamak istemiyor.
Bitireceğim 3 Usta'ya danışarak.
Kardeşim
Kardeşim sen düşünceden ibaretsin,
Geriye kalan et ve kemiksin, Gül düşünür gülüstan olursun, Diken düşünür dikenlik olursun, | |
Mevlana Celaleddin Rumi Beni hor görme kardeşim Sen altındın ben tunç muyum Aynı vardan var olmuşuz Sen gümüşsün ben saç mıyım Ne varise sende bende Aynı varlık her bedende Yarın mezara girende Sen toksun da be aç mıyım Kimi molla kimi derviş Allah bize neler vermiş Kimi arı çiçek dermiş Sen balsın da ben cec miyim Topraktandır cümle beden Nefsini öldür ölmeden Böyle emretmiş yaradan Sen kalemsin ben uç muyum Tabiata Veysel aşık Topraktan olduk kardaşık Aynı yolcuyuz yoldaşık Sen yolcusun ben bac mıyım AŞIK VEYSEL |
DÜNYANIN EN TUHAF MAHLUKU
Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
demeğe de dilim varmıyor ama
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!
Nazım Hikmet Ran 1947
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
demeğe de dilim varmıyor ama
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!
Nazım Hikmet Ran 1947
Akıllı ol,
Canım Kardeşim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder