22 Ağustos 2012 Çarşamba

Turgut Uyar 22 Ağustos 1985

Yahu yazmadan, karalamadan önce Ustaları birer birer anmak gerek.
Filtremden, algımdan yola çıkmak isteyeler, buyrunuz yolculuğumuza...
22 Ağustos 1985’te, Turgut Uyar nefessiz, Cemal Süreya da işsiz kalır ve kalemi eline alır,
Turgut Uyar için bir şiir yazar:
“Öldüğü gün, hepimizi işten attılar!”
Ferhan Şensoy da durur mu, yapıştırır cevabı:
“Ağustos yirmi iki… Dediler, “Ustan ölmüş!” Çok komiksin azrail, Turgut Uyar ölür mü?”

Can Yücel’in deyimiyle “Şiirimizin en kızıl saçlı levendi”, 4 Ağustos 1927’de Ankara’da doğdu. 

 "Benim dengemi bozmayınız..."
Bir Turgut Uyar şiiri.


 Sizin alınız al inandım
Morunuz mor inandim
tanriniz buyuk amenna
siiriniz adamakilli siir
dumani da caba
ama sizin adiniz ne
benim dengemi bozmayiniz
Bütün ağaçlarla uyuşmuşum
kalabalik ha olmus ha olmamis
sokakta yitirmis cebimde bulmusum
Ama sokaklar şöyleymiş
Agaclar böyleymiş
Ama sizin adiniz ne
Benim dengemi bozmayınız

Aşkım da değişebilir gerçeklerim de
Pırıl pırıl dalgalı bir denize karşı
Yan gelmişim diz boyu sulara
Hepinize iyi niyetle gülümsüyorum
Hiçbirinizle döğüşemem
Siz ne derseniz deyiniz
Benim bir gizli bildiğim var
Sizin alınız al inandım
Morunuz mor inandım
Ben tam kendime gore
Ben tam dünyaya gore
Ama sizin adınız ne
Benim dengemi bozmayınız

Kadere ve Gönlüme Dair

İşte ben hep böyle bildiğin gibi:
Kaderi öpüp başıma komuşum,
Gülüşüm, oturuşum, konuşuşum,
Belli efendim, besbelli
Yaşamaktan soğumuşum.
Yaz yağmurları misali yıllarca
Yağmış durmuşum kendi içime.
Zaten dünya öyle dünya ki kim kime
Herkes kendi derdine anca,
Herkesin yüreği lime lime...
Halbuki hayatı sevmem gerekirdi.
Acımayı, sevmeyi oldukça bilirim
Zamanla bir iş tutmayı da öğrendi ellerim,
Hem hayatıma bir de Havva kızı girdi,
Ama gel gör ki bu kaderim...
İşte ben böyle bildiğin gibi,
N'apalım bizi bir kez mimlemiş kader
Her zaman böyle, yağmur bulutundan beter.
İşte böyle hilafsız, gözümün elifi
Her zaman bir romantik portreye benzer...
Ben zaten bu dünyada tek başınayım, hey...
Bir sevdalı gönül bütün varım
Eğer o da olmasa ne yaparım,
Kimbilir hey
Ne yaparım...

ARAMIZDAKİ
...
hayatın kutlu olsun sevgilim ki sana değişe değişe aktım kimi zaman bir japon gibi uykusuz kaldım - 
uykusuz kalır mı onlar bilmem aslında - 
sevgilim sevgilim bir orman gibi çoğal aramızda şehirden bir çocuk olarak şurda burda bir sabuntozu markasında köpürerek çınarın tutsaklığını ve menekşenin tutsaklığını ve menekşenin sevincini yaşa sevgilim sevgilim hüzüne yer var hayatımızda.

   GÖĞE BAKMA DURAĞI
...
 Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım 
Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum 
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi 
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor 
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim 
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım 
Bana dönesin diye bir bir kapattım 
Şimdi otobüs gelir biner gideriz 
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç 
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
 Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat 
Durma kendini hatırlat Durma göğe bakalım


Ve Usta'nın benim en sevdiğim şiiri.

palyaço

 i.

kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde
kaç kilo çekerdi yalnızlık
kaç kere ezildim altında
yaz yağmurlarının
belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları
her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk
hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize
kim sevmezdi çiçekleri filan
”ben sevmezdim” dedim,“yalan” dedi
bunu palyaço söyledi,
palyaço söyledi ben yazdım
yazdım, yazmasam ağlayacaktım
herkes ağlarmış biraz, ben de ağladım
sırf bu yüzden mi ağladım
alçaklık gibi bir şey oldu bu biraz
biraz birazdım her şeyden
dün biraz sinirlenmiştim mesela
yarın bir kadını seveceğim biraz
biraz biraz kör oldum bügünlerde
ama rakı kadehlerini boşaltmayın
eksilmesin hiçbir şey
hiçbir şeyden dahi olsa
kalsın biraz

ii.
umursamıyorum yılgınlığımı filan
çünkü sessizce yaşanmalı her şey
bir devrim sesszce olmalı mesela
ve her sözcüğüne inanmalı bir palyaçonun
bir palyaço neden yalan söylesin ki
ben palyaço olsaydım söylemezdim
marangoz olsaydım da söylemezdim
ben insan olsaydım yalan söylemezdim!
hem nereden çıkardınız palyaçonun yalnızlığını
kaç kilo çeker ki bir palyaço
hem neden yüzüme vuruyorsunuz
bir çirkin ördek yavrusu olduğumu
gocunmam ki ben, ben gocunmam
bir palyaço ne kara gocunmazsa
o kadar, o kadar gocunmam işte

rakı doldurun! eksilmesin

iii.

bitmedi, yazacağım daha
yazmazsam ağlayacağım çünkü
alçakça olacak biraz
hem biz o zaman kimdik ki, nerelere giderdik
her sokakta biraz daha eksilirdik bilirdim, geceleri puslu puslu olurdu bazen
bazen birisi fısıldarmış gibi olurdu
”duyamadım”, derdim,“tekrar et!
”sessizliğe bürünürdü o vakit her şey
sokaklar daha bir puslu
palyaçolar daha bir ağlamaklı olurdu
ve ben daha bir alçak olurdum
ağlardım biraz
hem sen kimsin, çekiştirme diyorum
hatta kuyruğuma basma diyorum
acıyor, tırmalarım,
-diyorum
kahrol, kahrol!
diyorum

iv.

geçen gün yüzüme rastladım bir ilan panosunda
korktum birden, kusacak gibi oldum
”olur öyle” dedi palyaço,
”herkes alçaktır biraz””
otur ulan!” dedim, bağırdım ona
ben bazen bağırırım biraz

”rakı doldur!” dedim,eksilmesin!
ben bazen eksilirim biraz

aslında hepimiz eksilirmişiz biraz
bunu sonradan öğrendim
ben aslında her şeyi sonradan öğrendim
herkes herkesi sonradan öğrenirmiş
bunu da sonradan öğrendim

örneğin;
geçen gün bir kadınla seviştim
biraz değil çok seviştim
ya işte öyle palyaço
diyorum ki,
bunu da yeni öğrendim
sevişmek de eksilmekmiş biraz

v.

kim sevmezdi ki kuş ötüşlerini filan
”ben sevmezdim” dedim, “yalan
”dedi
bunu palyaço söyledi
palyaço söyledi, ben yazdım
yazmasam, alçak olacaktım
hem ben roman da yazdım biraz
bazen diyorum ki, palyaço,
sen olmasan ben ne yaparım
alçakça eksilirim belki biraz
her yağmur yağışında yerin dibine girerim
hiçbir kadının kasıklarını öpemem belki
ya da unuturum sonradan öğrendiklerimi
biraz biraz anlıyorum ki,
yüzler eller, o terli vücutlar filan
her şey plastikmiş biraz

vi.

haydi sirtaki yapalım palyaço
rakı doldur, yine eksildik biraz.

T.Uyar



 ”Çünkü bana en yaraşan durumdur sıkıntılı olmak. sevincin o amansız, o aşağılayıcı bönlüğünden korur beni.” Turgut Uyar 

özenle soyduğum şu elma söyle şimdi kimindir?
özenle ne yapıyorsam bilirsin artık senindir..

~ Turgut Uyar
Usta'nın vefatına dair hiç bir kelam edememekten ötürü bir başka Usta'ya danışarak düzenlemeyi burada bitiriyorum.

 “Öldüğü gün/ hepimizi işten attılar.” Cemal Süreya


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Eyüp kardeşim ve yürek sızısı

Uzun zamandır blogumda yazmıyorum. Ne düzenlemesine, ne imlasına ne de tasarımlarına dikkat ettiğim bir yazı olacak bu. Beni çok etkileyen ...